Madencilik projeleri sonucunda üretilecek olan hammaddelerin gün ışığına çıkarılması uzun ve detaylı arama ve geliştirme süreçlerinden sonra gerçekleşebilmektedir. Bu süreçler ise, uzun zamana yayılan, detaylı, yeterli ve güvenilir maden arama çalışmalarına bağlıdır. Arama ve geliştirme safhasında gerçekleşen maliyet harcamalarının çok yüksek sermayeler gerektirmesi ve madencilik projesinin olumlu sonuçlanıp sonuçlanmayacağının belirsizliği sebebiyle, arama faaliyeti gerçekleştiren şirketler bu maliyet harcamalarını kendi öz kaynaklarından karşılamayı riskli bulmakta, arama projelerinin finansman ihtiyacını şirketlerin halka açılması veya yatırımcılar yoluyla bu maliyetlerin karşılanması yöntemleri ile sağlamaktadır. Arama faaliyetlerinin yüksek maliyetli olması ve olumlu sonuçlanacağının belirsizliği, ülke ekonomisi için hayati önem taşıyan madenlerin aranamamasına, atıl vaziyette yer altında kalmasına da yol açmaktadır.
Bu nedenle, bir projenin gelecek yıllar içerisindeki nakit akışını, kar ve zarar oranını bir iş senaryosu üzerinden anlayabilmek amacıyla, projeye yatırım yapan veya ilgi gösteren herkes, projedeki maden kaynaklarının veya rezervlerinin niteliği ve niceliği ile yakından ilgilenmekte ve bu konuda mümkün olan en fazla bilgiye sahip olmak istemektedir. Bu noktada, yatırımcının anlaşılır ve doğru bir şekilde bilgilendirilmesini sağlamak amacıyla, arama sonuçları, maden kaynak ve maden rezervleri ile ilgili hazırlanan raporların içeriğinin nasıl olması gerektiği hakkında yönlendirme yapan ve yol gösteren raporlama standartlarına ihtiyaç duyulmaktadır.
Uluslararası raporlama standartları, ortak bir dil oluşturmak, iletişimi kolaylaştırmak ve madencilik sektörü tarafından halka açıklanan bilgilerin yüksek standartlarda raporlanmasını teşvik etmek amacıyla oluşturulmuştur. Türkiye, uluslararası raporlama standartlarına ilişkin politikalar geliştirmek, raporlama standartları ile ilgili çalışmalar yürüten çatı kuruluş olan CRIRSCO'ya (Uluslararası Maden Rezerv Raporlama Standartları Komitesi) üye olabilmek ve bu kuruluşla iş birliği yapabilmek amacıyla ilk adımları 2012 yılında atmıştır. 2012 yılında atılan bu adım sonrası, 7 Eylül 2016 tarihli ve 29824 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6745 sayılı Kanunun 38. maddesi gereği, Maden Kanununa eklenen Ek 14'üncü madde ile Arama Hedefleri ve Sonuçlarının, Maden Kaynak ve Maden Rezervlerinin uluslararası standartlara uygun raporlanması ve bu raporlamanın doğru, güvenilir ve şeffaf bir biçimde yapılması amacıyla kısa adı UMREK olan Ulusal Maden Kaynak ve Rezerv Raporlama Komisyonu kurulmuştur.
UMREK, Türkiye'yi temsilen CRIRSCO'nun Avrasya bölgesindeki ilk, dünya genelinde ise on üçüncü üyesi olarak 2018 Mayıs ayında üyeliğe kabul edilmiştir. Maden Arama Hedefleri ve Sonuçları, Maden Kaynak ve Maden Rezervlerinin doğru, tutarlı ve güvenilir bir şekilde hesaplanıp raporlandırılabilmesi amacıyla, CRIRSCO şablonuna uygun olarak ve aynı şablonda yer alan standart tanımlarla uyumlaştırılarak UMREK Kodu (2018) geliştirilmiştir. UMREK Kodu ile amaç; Maden Arama Sonuçları, Maden Kaynakları ve Rezervlerinin, yatırımcıları, finansal kuruluşları ve borsayı bilgilendirme amaçlı raporlandırılması için gerekli asgari standartları ve bu konuda en iyi uygulamaları tanımlamaktadır.
UMREK;
- Madencilik sektörünün sermaye ve finansmana erişiminin kolaylaştırılmasına yönelik çalışmalar yapmak,
- Borsa ve finans ile ilgili düzenleyici ve denetleyici kurumlar ile ilişkileri geliştirerek, madencilik sektöründeki yatırımcıları korumaya yönelik stratejiler geliştirmek,
- Madencilik sektörünü uluslararası standartlara uygun rapor hazırlamaya teşvik ederek UMREK Kodunun uygulanmasını yaygınlaştırmak,
- CRIRSCO üye ülke kuruluşları ve madencilik alanı ile ilgili diğer uluslararası kuruluşlar ile güçlü ilişkiler geliştirmek,
- Uluslararası standartlar ile bilimsel ve teknik esaslara göre Yetkin Kişileri sertifikalandırmak, etik ilkelere göre hareket etmelerini sağlamak, mesleki gelişimlerinin sürekliliğini sağlayacak çalışmalarda bulunmak
amacıyla hedeflerini gerçekleştirmekte ve CRIRSCO üyeliğine kabulü sonrası da ülkemizde maden şirketlerini uluslararası normlara uygun çalışmaya teşvik ederek sektörün gelişimine katkıda bulunmaya devam etmektedir.
KURUMSAL LOGOLARIMIZ